6 Mayıs 2008 Salı

HİÇBİRŞEY SAKLI KALMIYOR...

Bugün hıdırellez ve ben bu konu ile ilgili yazmak istiyorum. Başlamadan önce belirteyim ben bugün doğmuşum.İyiki de bugün doğmuşum.Bugün gerçekten şanslı ve bereketli bir gün.Hayatımda o kadar çok güzellikler oldu ki.Örneğin gönlümden geçirdiğim "keşke şu şöyle olsa" dediğim şeylerin gerçekleştiğine pek çok kez tanık olmuşumdur.Bilemiyorum bunun nedeni Allah'ın sevgili kulu olmam mı?(Bunu Allah'tan başka kimse bilemez.Ben kendime göre iyiyimdir.Ama bu başkalarına göre değişebilir) yoksa hıdırellez de doğmam mı? O nedenle Allah'ıma şükrediyorum.

Şimdi gelelim Hıdırellez ile ilgili anıma...Ben ilkokul yıllarında iken birgün günlerden hıdırellezdi. Annem komşumuzla hıdırelleze ait anısını anlatıyordu.Dilekler yazılırmış, çiçeklerin kökleri kazınıp, konurmuş,üzeri iyice kapatılırmış.Ben de bunu duyunca okula gittim.Üç kafadar arkadaşıma bunu anlattım.Daha sonra bizde yapmaya karar verdik.Herbirimiz çocukça dileklerimizi kağıtlara yazdık.Birbirimize söylememe kararı aldık.Teneffüs saatinde okulun arka bahçesine gittik. Arka bahçedeki ağacın dibini çubuklarla iyice kazıyıp kağıtları koyduk.Üzerini de iyice kapattık.Teneffüs zili çalmıştı.Biz hala oradaydık.Sınıfa da biraz geç girmiştik.Fakat bizden de geç giren iki erkek arkadaşımız olmuştu.Neyse ders başladı.Diğer teneffüs saati geldi. Öğretmen dışarı çıktıktan sonra erkek arkadaşlarımız "arkadaşlar sessiz olun şimdi size birşeyler okuyacağız" diyerek bizim yazdığımız kağıtları okuyup, bizi yerin dibine sokmuşlardı.meğerse herşeyi duyup yaptıklarımızı takip edip, bizim arkamızdan o kağıtları oradan çıkarmışlar...Ne diyeyim çocukluk işte...Özelimize girmişler...Yine o zamanki durumda utanç verici bir gündü ama bugün yine yüzümde tebessüm oluşturan komik bir anı olarak kalmıştır.

Hiç yorum yok: