Bugün ben de kitaplar üzerine yazmak istiyorum. Onlar bizim hayatımızın bir parçası.Onlarsız bir hayat düşünülemez. Ben kitapları daha çok öğrenmek amaçlı okumayı seviyorum. Benim okumaktan zevk aldığım kitaplar daha çok Biyografi tarzında, psikolojik, sosyolojik, edebi eserler, kişisel gelişimle ilgili, çocuk gelişimi ile ilgili kitaplar vs...Sırasıyla açıklamam gerekirse; Biyografik kitaplar da bizden önce yaşamış değerli insanların hayat hikayeleri, acısıyla tatlısıyla, onların hayata bakış açıları bunlar bende merak uyandırıyor.Bu nedenle çok severek okuyorum.Mesela Sevgili Atamızla ilgili hayat hikayeleri...Tarzım olan kitaplardan severek okuduklarımdan bazıları şunlardır. Mina URGAN' ın Bir Dinazorun Anıları, Füreya, Adı Aylin, Köprü bunlarda Ayşe KULİN'in kitapları...
Hazır Ayşe KULİN'den bahsetmişken bir kitabını daha yazmak istiyorum."Gecenin Sessizliği"de güzel bir kitaptı.. Onda da kuşak çatışmasından bahsediyordu. Başkada şu an aklıma gelmiyor.Neyse farkettim ki hepsini okuma nedenlerimi anlatırsam bayağı uzun bir yazı olacak. Kısa keseyim.Daha fazla açıklama yaparak yazımı uzatmak istemiyorum ama her okuduğum kitaptan hayata dair birşeyler öğreniyorum, ufkum genişliyor...
Yukarıda resimde görünen set ise cüssesi küçük, kendisi büyük Başkent Üniversitesinin aylık yayınlamış olduğu dergilerdir.Bu derginin içinde yok yoktur.Aradığınız her türden bilgiye sahip olabiliyorsunuz. Ben keyifle okuyorum.Onları okumaktan diğer kitaplarıma fırsat kalmıyor ama her ikisini de bir arada götürmeye çalışıyorum. Çünkü içeriği o kadar güzel ki, sayfanın başından sonuna kadar insan okumak istiyor.İçinde geçmiş tarihten, Atatürk döneminden yaşanmış hikayelere yer veriliyor. edebi eserlerden, bu eserlerin sahibi yazarlar hakkında hayat hikayeleri, geçmişten günümüze her şeyi içinde barındırıyor.Bunların yanında bulmacalar, fıkralar... Hangi birini anlatsam bilemiyorum.Sadece tavsiye edebilirim. İnanın bırakamayacaksınız. Ben bu dergiyi şöyle keşfettim: Bu dergiler her ay işyerimizde Daire Başkanlığına geliyordu. Yüzüne bile bakılmadan atılacak oluyordu. Bende birgün incelemek istedim.Baktım ve elimden bırakamaz oldum. İçinde her türden yazı olan ,insana yön veren, genel kültürünü artırıcı, bir o kadar da akıcı bir dille sıkmadan yazılmış mükemmel bir eser diyorum. Bu dergilerin kütüphanemde önemli yerleri var.Eski tarihlerini bile muhafaza ediyorum.Bu dergiyi anlatacak kelimeler bulamıyorum arkadaşlar...Tavsiye ederim...Biraz reklam gibi oldu ama, değer...
Yukarıda resimde görünen set ise cüssesi küçük, kendisi büyük Başkent Üniversitesinin aylık yayınlamış olduğu dergilerdir.Bu derginin içinde yok yoktur.Aradığınız her türden bilgiye sahip olabiliyorsunuz. Ben keyifle okuyorum.Onları okumaktan diğer kitaplarıma fırsat kalmıyor ama her ikisini de bir arada götürmeye çalışıyorum. Çünkü içeriği o kadar güzel ki, sayfanın başından sonuna kadar insan okumak istiyor.İçinde geçmiş tarihten, Atatürk döneminden yaşanmış hikayelere yer veriliyor. edebi eserlerden, bu eserlerin sahibi yazarlar hakkında hayat hikayeleri, geçmişten günümüze her şeyi içinde barındırıyor.Bunların yanında bulmacalar, fıkralar... Hangi birini anlatsam bilemiyorum.Sadece tavsiye edebilirim. İnanın bırakamayacaksınız. Ben bu dergiyi şöyle keşfettim: Bu dergiler her ay işyerimizde Daire Başkanlığına geliyordu. Yüzüne bile bakılmadan atılacak oluyordu. Bende birgün incelemek istedim.Baktım ve elimden bırakamaz oldum. İçinde her türden yazı olan ,insana yön veren, genel kültürünü artırıcı, bir o kadar da akıcı bir dille sıkmadan yazılmış mükemmel bir eser diyorum. Bu dergilerin kütüphanemde önemli yerleri var.Eski tarihlerini bile muhafaza ediyorum.Bu dergiyi anlatacak kelimeler bulamıyorum arkadaşlar...Tavsiye ederim...Biraz reklam gibi oldu ama, değer...
1 yorum:
Mehtap yazını okudum kitap hakkında güzel şeyler yazmışsın tekrar hatırlamama sebeb oldu. Kendine iyi bak Esen
Yorum Gönder