Geçtiğimiz hafta sonu (25.09.2010) günübirlik Amasra ve Safranbolu gezi turuna çıktık arkadaşlarımızla.Yakın arkadaşım Sevgili Özlem ve arkadaşları bayram öncesi kararlaştırmışlar. Bizimde uzun zamandır, arzu ettiğimiz bir olay olunca Özlem'ciğim beni aradı ve geziden bahsedip, "seni de yazdırıyorum katılım listemize" dedi. Bu hafta çok şükür gezimizi tamamladık. Çok da güzel geçti. Uzun zamandır çok sıkılıyordum. Çünkü tam gün çalışıyoruz, ev de işlerimiz, çocuklarımızla vakit geçiriyoruz. hayatımız inanılmaz yoğun ve rutin geçiyor. Zamanın hızına yetişemiyoruz. Buna rağmen Ankara'da birtakım etkinliklerimiz, arkadaş ortamında görüşmelerimiz olmasına rağmen, böyle bir şeye inanılmaz ihtiyacımız olduğunu geziden sonra daha iyi anladım. Çünkü değişik ortam, gezi olayı, farklı yerleri görme heyecanı bana ve arkadaşlarıma da inanılmaz doping oldu. Ben her zaman monotonluktan sıkılan bir insanım.İnsanın hayatında bir takım değişiklikler, farklılıklar gerçekten heyecan veriyor. Gezi boyunca kendimizi çok mutlu hissettik. Buna rağmen gezerken "keşke eşimizde ve çocuklarda burada olsa" diye zaman zaman eksiklikler hissediyor insan. Ama bazı yerlerde, özellikle dağ, bayır gezerken "küçük kızım olsa buralarda rahat edemezdi" diye düşünmeden kendimi alamadım doğrusu. Ama keşke "İrem bari benimle birlikte olsaydı, o da görseydi buraları" diye geçirdim içimden. ancak İrem'e de teklifimi yapmıştım zaten. Ama İrem "anne ben yorulurum, sonra araba da sıkılıyorum ben" dedi. Zaten uzun yolculuklarda araba da tuttuğu için üsteleyemedim. Sağolsun eşimde anlayışla karşıladı ve o gün çocuklarla da ilgilendi, bana da bu fırsatı değerlendirmem için yardımcı oldu. Geziden geldiğimdeki mutluluğumu görünce madem seni mutlu etti, bundan sonraki gezilere de arada katılabilirsin. Ruh sağlığında önemli " dedi.(ayda bir mesela) Zaten bu sene iki ayrı grupdan da teklifler alıyorum gezi konusunda.Cuma akşamı da diğer grup arkadaşlarımız aradılar. Ekim'in ilk haftası için 2 günlüğüne Afyon gezisi için. Ben de ancak günübirlik gezilere katılabileceğimi söyledim. Küçük kızım geceleri hala benimle yatıyor. Zaten Cumartesi günü gezideyken saat 6'dan sonra kızım babasına "baba annem ne zaman gelecek" diye sormaya başlamış.O saate kadar çalışmamızdan dolayı alışık oluyorlar ama belli bir saatten sonra da arar oluyorlar çocuklarımız. Yalnız Allah nasip ederse bundan sonra ki gezileri değerlendireceğiz, hayırlısı bakalım...İleriye dönük planları yapmaya başlamışlar bile. Bana sadece iştirak etmek kalıyor.
Yol boyunca eğlenerek gittik.Etrafı seyrettik. Sohbetler ettik. Rehber eşliğinde oldu gezimiz.Gezi boyunca rehberimiz tarafından bilgilendirildik.Yolculuğumuz günübirlik Amasra ve Safranbolu gezisiydi. sabah 6.30 da Ankara'dan hareket ettik. Saat 10.00 civarlarında Safranbolu'daydık.İlk işimiz burada Ebrulu Konak'da açık büfe kahvaltı ve serbest gezi oldu. Kahvaltıdan sonra Türk aile kültürünü yansıtan müzeyi gezdik.kahvaltı yaptığımız konağın tam karşısındaydı müze. Onun detaylarını diğer yazımda paylaşmak istiyorum.
Safranbolu evleri ilgimi her zaman çekmiştir. Tarihi yerleri böyle yerinde görmek, incelemek ve bilgilenmek beni çok mutlu ediyor. Gezip, görerek bilgilenmek daha kalıcı oluyor.
Kahvaltı yaptığımız konakda Türk kültürünün tüm izlerini taşıyordu.
Biz kahvaltı için konağın bahçesini tercih ettik. Hava çok güzeldi.Uzun zamandır iştahsızlık çeken bendenizin o günden beri iştahı açıldı.Hem ortam, hem rahatlama, hem de açık havanın etkisi olduğunu düşünüyorum. Arkadaşlarımızla birlikte olmanın verdiği keyifinde etkisi olduğunu belirtmeden geçemiyeceğim.
Kahvaltılarımızı da güzelce yaptık ve fazla oyalanmadan öğlene kadar ki serbest zamanımızı en iyi şekilde değerlendirmeye çalıştık.
Kahvaltımız açık büfe kahvaltı idi.
Safranbolu yöresine ait bu otantik ürünlerin hepsinde gözümüz kaldı doğrusu. Hepsi albeniliydi. Ufak çaplı alışverişler de yapıldı tabii ki.
Bunlarda tur arabalarıymış.O yöreye gidildiğinde istenirse bu arabalarla gezdiriyorlarmış da safranbolu yöresinin tüm güzelliklerini.
Ayrıca o gün orada festivalde varmış ama festivali izlemek için hiç zamanımız yoktu. Öğlen vakti Amasra'ya gitmek üzere hareket ettik. Safranbolu aslında daha detaylı gezilebilir.Gezmek için bizim vaktimiz kısıtlıydı. Yine de görmek de bize yetti doğrusu...Öncelikle arkadaşım Özlem'e ve bu geziyi organize eden arkadaşlarına teşekkür ediyorum.
5 yorum:
Canım eminimki güzel bir gezi olmuştur.Biz Bartındayken 3-4 defa gitmiştik Safranboluya,gerçekten gidilesi,görülesi yerler.
Peki Amasra nasıldı,ben orayıda çok severim.
Sayfama ziyaretiniz ve yorumunuz için teşekkür ederim.
Bende senelerdir Safranbolu'ya gitmek istiyorum ama bir türlü kısmet olmadı.
İnşallah bundan sonra diyor sevgilerimi bırakıyorum.....
nazlı
Sevgili Asu, siz oralara yakın yaşadınız.Eminim daha iyi tanıyorsunuzdur oraları.Amasra'yı da anlatacağım.Ama önce safranbolu'daki müzeyi birazdan yazmaya başlayacağım.sevgilerimi yolluyorum.seni ve Elayı çok öpüyorum.
Sevgili nazlı siteni tesadüfen yemek tarifi için ziyaret etmiştim ve sevgili annenizin kaybını bende gözyaşları ile okudum.Allah sabır versin tekrar.mekanı cennet olsun.İnşaallah size de safranbolu'ya gitmek nasip olur.Aslında ülkemizin tüm güzelliklerini görmek nasip olur.bende size sevgilerimi yolluyorum.
ne güzel bi gezi olmuş .. fotograflar çok güzel.. bende tokata gittim ordan amasyaya geçmek istedim ama zaman yetmedi malesef gidip görülesi yerler cidden listeme aldım burayıda..:)
Yorum Gönder